{ "title": "Sedef Hastalığı İlaçları", "image": "https://www.sedef.gen.tr/images/sedef-hastaligi-ilaclari-7099.jpg", "date": "20.01.2024 03:54:22", "author": "Nilüfer Çembertaş", "article": [ { "article": "Sedef Hastalığı İlaçları; Son yıllarca Türkiye'de hızla yaygınlaşan Sedef hastalığı deri üzerinde pullanma, kızarıklık, yangı ve kaşıntı ile kendini gösteren bir cilt hastalığıdır. Türkiye'de 2014 yılı resmi rakamlarına göre yaklaşık 540 bin kişi sedef hastalığı tanısıyla tedavi görmektedir. Ne yazık ki hastalığın kesin bir tedavisi yoktur, son yıllarda bilim ve tekniğin artmasına bağlı olarak hastalığa yönelik daha nitelikli çalışmalar yapılmış olsa da uygulanan yöntemler şimdilik hastalığın seyrini kontrol etmek, hastalığı baskılamak ve yaşam kalitesini biraz daha arttırmaya yöneliktir.

Geçtiğimiz yılın içinde düzenlenen Avrupa Dermatoloji Kongresine katılan GATA Öğretim Üyesi Uzman dermatolog Doç. Dr. Erol Koç'a göre, DNA teknolojisiyle üretilen ve şu an çalışmaları süren yeni nesil ilaçlar sedef hastalığını tamamen bitirme yönünde umut vaad ediyor. Doç. Dr. Koç gönüllüler üzerinde yapılan araştırmalarda DNA teknolojisiyle üretilen yeni nesil ilaçlar ile ilk 3 haftada hastaların yüzde 65'inde Sedef hastalığının kontrol altına alındığını, 12. Haftada ise sedef hastalarının yüzde 50'sinde hastalığın tamamen yok edildiğini ve çalışmaların devam ettiğini belirtti.

Şu an uygulanmakta olan tedavi yöntemleri ise hastanın yaşı, hastalığın ortaya çıktığı bölge, hastalığın hangi dönemlerde daha şiddetli bir hal aldığı, hastanın geçmişte kullanmış olduğu ilaçlar ve gördüğü tedavilere göre farklılaşmaktadır. Hafif seyreden vakalarda harici ilaçlar, bitkisel yöntemler, diyet programları uygulana biliyorken, ağır vakalarda fototerapi, lazerli tedaviler, enjeksiyon ve sistemik tedavi yöntemlerine başvuruluyor. Sedef tedavisinde amaç en az yan etkiyle en iyi iyileşmeyi sağlamak ve bu iyilik halini uzun süre sürdürmeye yardımcı olmaktır. Bu yüzden doktorla iyi iletişim kurmak, hastalığın seyri konusunda günlük tutmak ve en önemlisi iyileşmeye yönelik motivasyonu yüksek tutarak kendine inanmak tedavinin daha verimli olmasına yardımcı olacaktır.

Sedef hastalığının hafif seyrettiği durumlarda kullanılan ilaçlar

Sedef hastalığında ilk yapılması gereken ciltteki kurulukla mücadele etmektir. Bu yüzden nemlendirici kremler, cildi kurutmayan sabunlar tercih edilmelidir. Doktorunuzun önereceği Ozon yağı, Shea yağı, Omega 3 gibi yağ asitlerini içeren yağlar cildin nemi tutmasına yardımcı olabilir. Yine doktorunuzun uygun gördüğü kortizon içeren kremlerle steroidler hastalığın hafif belirtilerini baskılayabilir. Fakat bu tarz ilaç kullanımlarında doktor kontrolü çok önemlidir, hatalı ilaç kullanımı sedef hastalığını tetikleyerek daha geniş alanlara yayılmasına neden olabilir ya da kortizon türevi ilaçların yan etkileri başka sıkıntılara yol açabilir. Antralin kortizon türevlerine göre daha az yan etkisi olan ama uygulandığı deride kahverengi leke bırakan bir ilaçtır. İlaç kesildikten bir süre sonra deri eski rengine döner.

Yüzeyde oluşan kepeklenmeyi ortadan kaldırmak için Salisik asit içeren ilaçlar kullanılmaktadır. Salisik asit deriyi incelterek asıl tedavi edici ilaçların etkisini arttırır. D vitamini içeren kremler ve hapların tedavide önemi büyüktür. Doktorun uygun göreceği diyetlerde hafif seyreden sedef hastalığını baskılamakta kullanılır.

Sedef hastalığının ağır seyrettiği durumlarda kullanılan ilaçlar

Sedef hastalığının daha şiddetli seyrettiği ve dışarıdan tedavi yöntemleri ile sonuç alınamadığı durumlarda retinoidler, siklosporin metotreksatlar kullanılabilir. İlaçlara yanıt vermeyen bir hastalık sürecine girilmişse, Ultraviyole tedaviler (PUVA, Dar Bant UVB ya da Lazer) uygulanabilir. Yine son yıllarda sistemik tedavilere cevap vermeyen, tedaviye direnç kazanmış sedef hastalarında biyolojik ajanlar olarak adlandırılan yeni nesil tedavi yöntemleri denenmektedir. Bunlar, hayvan dokusundan DNA teknikleri ile üretilmiş farmakolojik özelliklere sahip protein destekleridir. Biyolojik ajanlar bağışıklık sistemini baskılayarak etki gösterirler. Daha sık olarak eklem tutulumlu sedef hastalarında bu yöntem uygulanmaktadır. Biyolojik ajanlarla tedavi enfeksiyon açısından dikkatli olunması gereken bir tedavi yöntemidir.
" } ] }